Kitaplar

Kitaplar şahsıma ait olup, henüz herhangi bir yayıneviyle anlaşmam yada basımları yoktur.

The Alphamind
Araştırma - İnceleme

30 temel stratejik kural ve bu kuralların ihlal edilmesinin yol açtığı 30 yaygın hata...
Kitapta yer alan kurallar, ahlaki birer kılavuz değil, eylem kılavuzlarıdır. Onları uygulamak, sizi sevilir yapmayabilir; ancak sizi tartışılmaz kılacaktır.
Cicero, yetenekli ve zeki olmasına rağmen, sık sık duygusallığı dile getirme hatasına düştü.. Cicero, politik mektup ve konuşmalarında, korkularını ve duygusallığını dile getirirdi.
Bu açıklamaları rakipleri, kamuoyu önünde Cicero'yu manipüle etmek ve nihayetinde yok etmek için bir araç olarak kullandılar. Başardılar da.
Ders: Başkalarına sizi yönetilebilir kılacak kadar bilgi vermekten kaçının. En iyi savunma, başkalarının sizin zayıflıklarınız hakkında sadece spekülasyon yapmasıdır.

Nein!
Araştırma - İnceleme

- Sevmek yeter mi, yoksa sadece başlamak için mi gerekli?
- Kaç kişi evli, ama kaç kişi gerçekten birlikte?
- Anlamak mı zor? Kabul etmek mi?
- Bir evet! Kaç hayırı beraber getiriyor?
- XXI. Yüzyılda erkekler yüzünden mi kadınlar eril oldu yoksa kadınlar yüzünden mi erkekler prensesleşti?
Ne diyordu Tolstoy;
"Tüm mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin ise ayrı bir karakteristik özelliği vardır."
Temel çift beklentilerinden ve fıtrat farklılarına kadar objektif bir bakış açısıyla Nein!

Hüma Kuşunun Gölgesi
Roman

O gün herkes için sıradan soğuk bir Ankara sabahıydı. Akif için ise her şeyin bittiği gün olacağını ne Bekir bilebilirdi, ne Necla, ne de Hüma...
Yanarak kül olan bir evden arda kalan bir kalemin ve Anadolu'nun az nüfuslu bir kasabasına sessizliğiyle nam salan meczup Lâl Adem'in (Akif) pek te mütenasip olamayan hayat hikayesi...

Bir Yaz Gecesi
Roman

Leyla... Babasının saçını okşarken cennet kokusu duyduğu küçük kız... Sahilden topladığı çakıl taşlarına hayranlıkla bakmak gibi huyları vardı onun... Ya da kışın battaniyenin altında televizyon izlerken izlediği karakterleri kafasının içinde canlandırmak gibi... En sevdiği şeylerin başında sadece çikolata gelmezdi ama..
Belki de en az kendine duyduğu şeyi;
"güven" duygusunu aradı yıllarca...
Tavandaki boya desenlerinden masallar kurarken kendini bir bilinmez masalın içinde bulan pembe tokalı küçük kızın öyküsü...

Delice Günce
Qui és el senyor R.?
Roman

28 Ağustos 2011 tarihinde; psikiyatrist Edip Turgut ARIK’ın kapısını çalacak olan hasta, belki de otuz yıllık meslek hayatında görmediği kadar farklı bir kişilikti. İlk seansta kendini belli eden absürt davranışları ve olması gerekenle alakası olmayan iletişim becerisi, doktor kanaatinde tedaviyi olabildiğince hızlandıracaktı. İlk seans umduğu gibi gitmemişti.
Peki ikinci seansta hasta kimdi... Muayeneye gelen Bay(R) mi?
Yoksa muayene etmeye çalışan doktor mu?Yoksa siz miydiniz sayın okur?

Ayneyn Uzletinde
Bir Kemankeş
Roman

Okunu çevirdiğin yön, sana kim olduğunu söyler. savunduğun şey sana bir anlam yükler…
Hem XX. yüzyılı hem de XXI. yüzyılı yaşamıştı. Ama o ne eskinin bağnazlığına, ne de modernizasyonun laçkalığına ayak uyduramamıştı.

Elvan-ı Sebâ
Yedi Renk
Şiir

Serbest ve Uyaklı yazılmış 200'den fazla şiir.
Ceddim kimdi, atam kim,
Süt emdiğim anam kim,
Yurdum nere, sılam kim,
Nerede doğdum, kimim ben…
.....
Kim okudum, kimi yazdım,
Kimsesize yoldaş oldum,
Kimliksize kardeş oldum,
Geldiğimle göçtüm, kimim ben…

Noktadan Kıvrıma
Dolma Kalemin Serüveni
İnceleme - Araştırma

Yazının tarihi, insanın kendini ifade etme biçiminin tarihidir.
Kalem, yüzyıllardır insanoğlunun en sessiz silahı olmuştur. Bir damla mürekkep, bazen bir ömrün ağırlığını taşır.
Her yazı, bir medeniyetin nabzını tutar; her imza, sahibinin karakterini açık eder.
Ve kalem…
Kimi zaman bir düşünürün suskunluğunu, kimi zaman bir âşığın utancını yazar.
Belki de her çizgi, insanoğlunun kendini anlatma çabasında attığı en asil adımdır.

Vitola De Galera
Bir Puro Kitabı
İnceleme - Araştırma

Bir puroyu yakmak, bazen zamanı yakmaktır.
Tütün değil; sabır, karakter ve sessizlik yanar.
Dumanın arkasındaki dünyaya hoş geldiniz...

Karayip güneşinde kuruyan yapraklardan, loş atölyelerde ustaların parmaklarına, aristokrat masalardan yalnız düşünürlerin gecelerine uzanan bir yolculuk. Puroyu bir alışkanlık değil, bir duruş olarak anlatmaya çalıştık.
Çünkü bazen insan, dumanın içinde değil; dumanla birlikte kaybolduğunda kendini bulur.